Geçtiğimiz hafta Fed’in piyasa beklentilerine paralel olarak 75 baz puan faiz artırması ve yıl sonuna kadar en az 125 baz puan daha faiz artırabileceği beklentisi piyasalar üzerinde baskı yarattı. ABD endeksleri haftalık bazda değer kaybederken, özellikle Nasdaq’da kayıplar yıl başından bu yana %30’u geçti. Öte yandan dolar endeksinin değer kazanmaya devam ettiğini görüyoruz. 2002 yılından bu yana en yüksek seviye olan 114 seviyesine yükselen dolar endeksine paralel olarak, Euro/ Dolar paritesi 0.96 seviyesine, Sterlin/Dolar paritesi de vergi uygulamalarının da etkisiyle 1.05 seviyesine geriledi. Ayrıca tahvil faizlerinde de yükseliş izledik, ABD 10 yıllık tahvil faizi %3.75 seviyesini aşarken, 2 yıllık tahvil faizi %4.29 seviyesine yükseldi. Tüm bu fiyatlamalar, faiz artırımı kararının yanı sıra Fed’in enflasyonla mücadeleyi, büyüme hedeflerinin bir adım önüne koyduğunu ifade etmesiyle belirginleşti.
Geçen hafta Avrupa ve ABD tarafında ihraçlar geçmiş haftalara göre kısmen daha az yoğunluktaydı. Ülke bazında İspanya ve Avusturya tahvil piyasasında aktiflerdi. İspanya 20 yıl vadeli %3.45 ile 5 Milyar EUR, Avusturya 4 yıl vadeli %2.00 getiriyle 3.5 Milyar EUR tutarında borçlandı. Şehir ihraçları da ön plandaydı. Paris 20 yıl vadeli %3.00 ile 300 Milyon EUR tutarında yeşil tahvil ihraç ederken, Madrid 10 yıl vadeli olarak sürdürebilirlik linki tahvil için talep toplamaya çıktı. Banka ve şirketlerde ise LBBW, Citi ve Arcelor Mittal’in borçlanmalarını takip ettik. LBBW %2.375 € bazlı, Arcelor Mittal %4.875 € bazlı ve Citi %5.61 USD bazlı olmak şekilde senior tahvilleri piyasa işlem görmeye başladı. Citi’nin getirisi senior debt olarak USD bazlı ihraçlarda takip ettiğimiz yüksek oranlı banka tahviliydi.
GOÜ ülkelerin risk primleri çoğunlukla negatif performans sergiledi. Güney Kore ve Malezya en fazla negatif ayrışanlar arasında yer alıyorken Çekya ve Polonya yatay performans gösterdi. Güney Kore’nin son 1 haftalık getiri eğrisinin performansına baktığımızda USD bazında 1-3-5 yıl tenörlü kıymetler ortalama 20-25 baz puan genişlemiş olarak görüyoruz. Yakın taraflı kıymetlerin getirileri %4.00’ün üzerinde işlem görmekte. Diğer taraftan Romanya ve Slovenya’nın ihraçları izledik. Romanya 2 bölümden oluşmak üzere 1.35 Milyar EUR tahvil ihraç etti. 4 yıllık getiri %5’de oluşuyorken, 7 yıllık getiride %6.625’i gördük. Slovenya’da ise 10 yıl vadeli %2.25 ile 500 Milyon EUR borçlandı. Son olarak Gana’nın eurobond yapılandırması haberini izledik. Haber sonrası 2029 vadeli eurobondunun getirisi %27.22’ye yükseldi.
Yurt içinde baktığımızda risk primi 33 baz puan genişleyerek 781 seviyesine yükseldi. Hazine’nin ve finansal/özel sektörün getirilerinde yükseliş gözlemledik. Hazine’nin orta ve uzun taraflı kıymetlerinde tekrardan %10.00’un üstüne işlem görmeye devam etti. Bugün Hazine’nin 2.5 Milyar USD’lik tahvilinin itfası gerçekleşecek. Son olarak Türkiye Kalkınma Bankası 100 Milyon EUR tutarında sürdürebilirlik linkli ve değişken faizli tahvil ihraç etti.
Geçen haftanın dikkat çeken kıymeti Sasa Polyester’in 2026 vadeli convertable cinsi tahvili oldu. Kıymetin fiyatı kabaca 31 EUR değer kazanarak 205 EUR seviyesine yükseldi. Bu hafta ekonomik veri akışı yoğun, bugün ise içeride reel kesim güven endeksi ve kapasite kullanım oranı açıklanacak. Ayrıca ECB başkanı Lagarde’ın açıklamaları takip edilecek.
PDF Dökümanı Görüntülemek İçin Tıklayın